Sualtı coğrafyası, okyanusların ve denizlerin tabanının incelenmesidir. Bu disiplin, kıta sahanlıkları, okyanus sırtları, derin deniz vadileri ve volkanik dağlar gibi denizaltı oluşumlarını araştırır.
Sualtı coğrafyası, jeoloji, oşinografi ve deniz biyolojisi gibi çeşitli bilim dallarıyla yakından ilişkilidir. Deniz tabanının yapısı, su akıntıları, sıcaklık ve tuzluluk gibi faktörler, deniz yaşamını doğrudan etkiler.
Türkiye'nin üç tarafının denizlerle çevrili olması, sualtı coğrafyasının önemini artırmaktadır. Karadeniz, Akdeniz ve Ege Denizi'nin farklı coğrafi özellikleri, farklı deniz yaşamına ev sahipliği yapmaktadır.
Sualtı coğrafyası araştırmaları, deniz kaynaklarının yönetimi, doğal afetlerin önlenmesi ve deniz ulaşımının güvenliği gibi konularda önemli bilgiler sağlar. Örneğin, deprem ve tsunami gibi doğal afetlerin etkilerini azaltmak için deniz tabanının yapısını anlamak önemlidir.
Denizaltı mağaraları, batık gemiler ve resifler, sualtı coğrafyasının ilgi çekici unsurlarıdır. Bu alanlar, hem bilimsel araştırmalar için hem de turizm açısından büyük potansiyele sahiptir.
Sualtı coğrafyası, aynı zamanda arkeolojik araştırmalar için de önemli bir alandır. Deniz tabanında bulunan batık şehirler ve gemi enkazları, geçmiş medeniyetler hakkında önemli bilgiler sunabilir.
Sualtı coğrafyası araştırmaları, genellikle sonar, denizaltılar ve otonom sualtı araçları gibi teknolojik araçlar kullanılarak yapılır. Bu araçlar, deniz tabanının haritalandırılması, örnekleme ve görüntüleme gibi işlemleri gerçekleştirebilir.